SİTEMİZDE ŞU AN ONLINE ZİYARETÇİ BULUNMAKTADIR.UMARIM SİTEMİZİ BEĞENİRSİNİZ.
   
  ''KAYRAK MAHALLESİ''
  KÖYÜMÜZ VE TURGUTLUNUN ESKİ ÇAĞ TARİHİ
 

TURGUTLU'NUN ESKİ ÇAĞ TARİHİ

Alıntı: http://turgutlu-kasaba.blogspot.com/2009/02/turgutlunun-eski-cag-tarihi.html

TURGUTLU'NUN ESKİ ÇAĞ TARİHİ

Kasaba’nın, yani Turgutlu’nun Kurtuluş Savaşı’nda ki gizli kahramanları kimlerdi ? Bu soruyu yanıt aramadan önce, Turgutlu ile ilgili, genel bir bilgi vermek doğru olur kanısındayım.
Turgutlu ve çevresinin Eskiçağ ile ilgili iskanını, çevredeki höyüklerde ele geçen seramiklerin yanı sıra Manisa (Magnesia) hakkındaki yazılı belgelerden çıkarmak mümkündür.
Höyük veya tümülüs dediğimiz zamanla üstü örtülerek tepe biçimine girmiş eski yerleşme yerleri Turgutlu çevresinde oldukça fazladır. Turgutlu ile ilgili geçmişe dönük bilgileri bize aktaracak olan Asartepe Höyüğü, Alahıdır Höyüğü, Gavurtepe Höyüğü, Şeytan Tepe Höyüğü, Gavur Tepe, Kuşaklı Tepe, Keserli Tepe, Hilmi Tepe, Mersinli Tepe ve daha bir çok höyük, bütün gizemleri ile kazılmayı beklemektedirler.

Turgutlu çevresinde bulunan höyüklerin en önemlisi Asartepe Höyüğü’dür. Turgutlu’ya yakın Urganlı kaplıcasının yaklaşık 300 mt güneyinde ova kenarındaki bu höyük üzerinde yapılan çalışmalar höyüğün, Erken Tunç Çağı II evresinden itibaren yerleşim gördüğünü şimdilik kaydıyla göstermiştir. Ne var ki Turgutlu etrafında bulunan höyüklerde kapsamlı arkeolojik kazılar gerçekleşmediği için Turgutlu ve çevresinin, iskan tarihinin daha erken dönemlere, örneğin yakın çevrede bazı tarih öncesi iskanlarda izlerini rastladığımız Geç Neolitikçağa (M.Ö. 5000-4500’e) dek inip inmediğini bilemiyoruz.

Bazı antik yazarlara göre, Turgutlu’nun eski adı olduğu söylenen Troketta, Turgutlu’nun atası ve hatta adının kaynağıdır.

Turgutlu’nun 8 km kadar güney doğusunda, Boz Dağın kuzeye bakan eteklerinde, adı Djowali olan bir köyde Troketta’yı anan bir yazıt bulunmuştur. Araştırmacı Karl Buresch’a göre, 1880’li yıllarda, bu yazıt üzerinde adı geçen Troketta adı, ilçenin yazılı belgeyle kanıtlanan ilk çağ tarihi hakkında bilgi verir. 1906 yılında, bu yöreye gelen ünlü gezginler; J. Keil ile A.Von Premerstein de, ayni yazıtı Djoweli ismi ile anılan köyde görmüşlerdir. Lois Robert ise Drovali ismi ile adlandırılan köyün şimdi yok olduğunu veya adının değişmiş olacağını söylemektedir. Bu gün ismi geçen Drovali Köyü’nün Hacıveli Köyü olduğu, ancak bu köyün ismi, yine değiştirilerek Avşar adını aldığı belirtilmektedir.

Bilge Umar’a göre; Trokette İsmi, Turgut’a dönüşürken, daha sonra Turgutlu haline gelmiştir. Ona göre Saruhanoğulları’na bağlı Turgutlu Cemaatinin burayla ilgisi yoktur. Turgutlu ismi, Troketta’dan bozmadır ve Turgut değişime uğrayarak Turgutlu olmuştur. Dolayısıyla Turgutlu’nun Roma döneminde de, Roma’nın Anadolu eyaletinin küçük bir yerleşimi olduğu sanılmaktadır. (Bilge Umar. Türkiye’deki Tarihsel Adlar. S 802)

Troketta ismi, yabancı bir çok arkeolog tarafından da dile getirilmiştir. Troketta kentinden söz eden yazarlardan ikisi Alman kökenlidir. Bunlardan birisi, Yunan Dünyasında Salgın Hastalıklar (Epidemien ind der griechisehen welt. S 44) kitabının yazarı H.F.J. Hoistmonshft’dır. Diğeri ise Akropolis’in Batısındaki Kazılar (Die Ausgrobungen. am. Westobhonge der) kitabının yazarı W. Dorpteld dir.(Tercüme, Yrd Doç. Dr. Cemal Ün)

Bunun yanında, Turgutlu’ya çok yakın çevreden başlamak üzere, varlığı bilinen bir çok yerleşim alanını görmek mümkündür. Bunlardan birisi, Kaibokome köyüdür. Turgutlu çevresinde bulunan bir yazıttan, bu köyün Turgutlu’ya çok yakın yörede kurulmuş olacağı belirtilmektedir. Turgutlu’nun batısında, Kasaba’ya 1km uzaklıkta bulunan Şeytan Tepe Tümülüsü yakınlarında bu köyün kurulmuş olacağı akla yakın görünmektedir. (Bilge Umar. Türkiye’deki Tarihsel Adlar

Turgutlu’nun kurucuları ile ilgili olarak, Ferudun M. Emecen; Şöyle der:
“Turgutlu’nun Saruhanoğulları döneminde meskun bir mahal olduğu ortaya çıkar.. Fakat tekrar önemle “Turgutlu” tarzında değil “Turudlu” şeklinde geçmektedir. Turudlu bir Türkmen cemaatinin adıdır ve dolasıyla bu iskan birimini kuranlar da bu adı taşıyan Türkmenlerdir.”
Teoman Ergül ise, Turgutlu’nun kurucuları kabul edilen Türkmenler için şunları yazar:
“Louis Robert, Turgutlu adının bir Türk aşiretinin adı olduğunu genel kanıya uygun olarak ileri sürmektedir. Ortak kanının kaynağı, Turgut - Turgutlu, (Turgut, Turgutlu, Durgut, Durgutlu, Durgutobası) adlı Türkmen Yörüklerinden bir cemaatın varlığıdır. Bozulus aşiretinden Manavlu/Tabanlı Türkmeni olan Turgutlu cemaatı..”

Bu yazılanlar ve değerlendirmelerden sonra; Turgutlu kentinin eski kurucuları, Turud, Turgut, Durgutlu, Turgutlu, Turgutoğulları ismi ile anılan bir aşiret olmalıdır. Bu isimlerle anılan ve ayni boydan olduğu doğal görülen bu Türkmenler, Moğolların önünden kaçarak Akşehir, Aksaray ve Karaman arasındaki bozkır kesimi denilen yerde yerleşmiş olmalılar. Çünkü, bu isimlerle anılıp, başka yerleşim alanlarında mesken tutan Türkmenlere rastlanmamaktadır. Sonuç olarak; hangi isimle anılırsa anılsınlar bu Türkmenlerden bir kolun,(Veya bir çok Türkmen boyunun) Turgutlu yöresine geldikleri ve buraları şenlendirdikleri doğal görülmelidir.
Batı Anadolu’daki diğer Türk beylikleri gibi Türk unsuruna dayanan ve göçebe Türkler için yerleşik yaşam bölgeleri oluşturan Saruhanoğlu Beyliği’nin, Turgutlu bölgesine gelen Türkmenler içinde irili–ufaklı köyler oluşturduğu ve oluşturulan bu mekanlarda, Turgutlu Türkmenlerine de yer tahsis edildiği akla yakın görünmektedir.

Büyük ihtimalle, Saruhan döneminde geldiği tahmin edilen bu Türkmenler, Çal Dağı’nın eteğinden, Boz Dağ’ın yamaçlarına kadar bu bölgeyi dağılmışlar ve yöreyi şenlendirmişlerdir.. Yengi ismi ile anılan, bir nahiyeye bağlı bu köylerden bazıları şunlardır. Alaçayan Köyü, Azizlü Köyü, Bostancalu Köyü, Budakluca Köyü, Çugalu Köyü, Gelen-Baba Köyü, Güncelü Köyü, Hamza-Beylü Köyü, Hediyeler Köyü, Göğezlü Köyü, Davutlu Köyü, Ebedlüce Köyü, Evliyadanlu Köyü, İsmailce Köyü, Kara-Oğlanlı Köyü, Kasumlu Köyü, Kayrak Köyü, Keri ve Geğin, Kırcalu, Kızıl-Yakuplu, Kirizman, Kör Köy, Köse-Örenlü, Köseler, Mazulu, Ormenos, Gökağaç, Yayla-yı kebir, Yayla-yı sağır, Sinirli, İzzettin ve Turudlu (Turgutlu).

1500’lü yılların ortalarına doğru isimleri kayıtlara geçen ve yukarıda ismi sayılan ancak bu gün ismi ortadan kalkan köylerden bazıları, Turgutlu Ovası’nda bulunan mıntıka isimlerini çağrıştırmaktadır. Bunlardan;
Alaçayan Köyü: Bu gün Gediz ovasında Alacalı mıntıkası bu köyün ismini almış olabilir. Azizlü Köyü: Turgutlu’ya yakın yerde bulunan, Azizlü Türkmenlerinin şenlendirdiği bir iskan mahalli olmalı. Turgutlu Ovası’nda Azizli mıntıkası vardır. Bostancalu Köyü: Turgutlu ovasında ki Bostanlı tımarı denilen bölgenin ismi bu köyden gelmiş olabilir. Çugalu Köyü: Ovada bulunan Çıvgalı mıntıkası, Çugalu köy isminin değişmiş şekli olmalı Güncelü Köyü: Muhtemelen bu günkü Gencerpınarı denilen mıntıka. Davutlu Köyü: Turgutlu ovasında Davutlu mıntıkası ismi ile anılan bir bölge bulunmaktadır. İsmailce Köyü: Turgutlu Ovası’nda bulunan İsmailce denilen mıntıkanın bulunduğu yerde kurulmuş olabilir. Kasumlu Köyü : Bu gün Kısmalı olarak anılan bölge olması mümkündür. Keri ve Geğin Köyü: Bu gün Turgutlu Ovası’nda Geri ismi ile anılan bir mevkii bulunmaktadır. Kör Köy: Köyde Ayne Ali Baba Zaviyesi bulunmaktaydı. Bu günkü Gürköy tımarı denilen yer olmalı.

15 ve 16 yüzyıl içinde, özellikle Turgutlu’da ve onu çevreleyen mekanlarda bir çok zaviye ismi görülmektedir. Örneğin Şeyh Salur Zaviyesi, Kutlu Bey Zaviyesi (Urganlı), Şeyh Kargun Zaviyesi (Kargın Köyü), Güllabi Zaviyesi (Çampınar Köyü), Kızılemli Zaviyesi (Urganlı), Ahi Beyazid Zaviyesi (Urganlı) Horti Baba Zaviyesi (eski Kılıçlı Köyü), Kurtoğlu Şeyh İsmail Zaviyesi (Turgutlu) gibi. 87
Turudlu (Turgutlu) Köyü: Turgutlu 1500’lü yılların başında Yengi nahiyesine yakın, ancak onun merkezi durumunda bir köy olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu tarihlerde çevrede bulunan mukata Yörükleriyle beraber yaklaşık nüfusu 1.250 civarında olduğu tahmin edilmektedir. Manisa’nın bu tarihlerde 4 nahiyesi bulunmaktaydı. 1575 tarihlerinde ise bu dört nahiye 5’e çıkarıldı. Bu beş nahiyelerden birisi Turgutlu’nun merkezi kabul edilen Yengi nahiyesi idi. 100 1500’lü yılların başında Yengi nahiyesini bağlı Turgutlu, irice bir köy iken, 1575 tarihinde köy statüsünü aşıp bir kasaba görünümünde olarak ortaya çıktı. 1530’lu yıllara kadar köy görünümündeki kasaba da halkın büyük çoğunluğu çiftçilik ile uğraşıyordu. Osmanlı’nın topraklarında “Ortakçı” statüsüne haiz köy halkı, tarlaya ekilecek tohumu devletten almadığı için, elde ettikleri mahsullerin 1/3’ünü padişah hassı olarak Osmanlı’ya veriyorlardı. 1531 tarihinde padişah haslarına, 1575 tarihinde, şehzadelerin haslarına tabi olan Turgutlu köyü, buraya çok yakın Kör köy, Kasumlu, Yaya köyleri ile birlikte bir “has ünitesi” teşkil edilerek vergileri beraberce hesaplanıyordu. Üçüncü Mehmet döneminden itibaren Valide Sultanların hassına tahsis edilen Turgutlu, yıllık 82.000 akça gibi yüksek vergi ödüyordu. Bu dört köyün ana mahsul üretimi pamuktu. İkinci derecede buğday ve arpa istihsal ediliyordu.
1500’lü yılların sonuna doğru Turgutlu’nun nüfusu yaklaşık 2.000’e geçmişti ve kasabada beş mahalle kurulmuştu. Bu mahalleler;
- Camii Cedit Mahallesi; Yaklaşık nüfusu 900 civarında olup mahallede Papaz-Obası zaviyesi vardı. Ayrıca mahallede bir de muallim hane bulunuyordu. Şimdiki Albayrak Mahallesi.
- Orta Mahalle; Yaklaşık nüfusu 450 civarında idi. Mahallede bir mescit vardı. Bu gün Özyurt Mahallesi’nin bulunduğu mevkii.
- Sinan Çavuş Mahallesi; Yaklaşık nüfusu 300 kişi civarında olup, mahallede ayrıca Sinan Çavuş camii ve bir mescit bulunmaktaydı. Sinan Çavuşu’un bu tarihlerde Turgutlu’da önemli bir şahsiyet olduğu bir çok kayıtlarda yer almaktadır.
- Veled-i Menteşe Mahallesi; Nüfusu 250 kişi civarında olup, mahallede Menteş Baba Zaviyesi ve bir mescit bulunmaktaydı. 102

1660’lı yıllara gelindiğinde Turgutlunun nüfusu yaklaşık 6.000 bulmuştu. Kentte camii sayısı 4’de yükselmiş, üç hamam, on bir han, üç yüz dükkan, yedi kahve-hanesi ile kasaba artık Manisa kazasının bir nahiyesi olmuştur. 103/a
Turgutlu’yu çevreleyen mevkilerde kurulmuş köylerden bazılarının, 1575 tarihine gelindiğinde ortadan kalktığı görülür. Bunun nedeni, köy sakinlerinin Turgutlu’ya doğru göçmüş olabileceğini akla getirmektedir. Çünkü bu dönemde, Turgutlu’da hızlı bir nüfus artışının olduğu görülmektedir.

1660 yılında Turgutlu'da mahalle sayısı beşten sekize yükselmiş, Cami-i Cedid, Zeytüncük ve Çömlekçi adlarını taşıyan üç mahalle daha kurulmuştur.. 172/a
Evliya Çelebide Turgutlu’ya ziyaret ettiği 1671 tarihinde, burasının bir nahiye olduğunu belertir. Çelebiye göre; kasaba da 4 cami, 3 hamam, 300 dükkan vardır. Yine Evliya Çelebiye göre Turgutlu’da bir tahıl pazarı, yedi güzel kahvehane, 3 hamam vardır. 173
18. yüzyıl da Karaosmanoğulları ortaya çıkmış, bu aile Turgutlu’yu da etkisi altına almıştır. Turgutlu’da, bir çok hanlar, iş yerleri ve araziler elde eden Karaosmanoğulları, Turgutlu halkı tarafından zaman zaman Osmanlı’ya şikayette bulunulmuşlardır.
Bunun yanın da bu aileden Kuloğlu Ataullah Ağanın kardeşi Kuloğlu Hacı Pulat Mehmet Ağa ve bazı aile bireyleri Turgutlu voyvodalığı yapmış, bunlardan Hacı Mehmet Ağa, Hacı Hüseyin Ağa kurdukları vakıflar kanalıyla bölgede çeşme, köprü, yol, kuyu gibi yapılar inşa etmişlerdir. 180
1835 tarihinde Turgutlu Manisa kazasına bağlı bir nahiyedir. Tarihler 1842 yılını gösterdiğinde Turgutlu “Kasaba-i Turgutlu” adıyla Saruhan Sancağı’nın kazaları arasında görünür. Bu defa 1856 yılında yeni bir düzenleme yapılarak, oluşturulan 19 kazanın içinde Turgutlu ismi kaza olarak yine görünür. Aradan çok geçmeden 1867 yılında Saruhan Sancağı dokuz kazaya indirilir.
Bu kazalar şunlardır: Manisa, Turgutlu, Kula, Adala, Gördes, Akhisar Eşme, Demirci ve Alaşehir .
1878 tarihinde yeni bir düzenleme daha yapılır. Bu defa Turgutlu ismi yoktur. 1892 tarihinde bir düzenleme daha yapılır. Kaza sayısı 11 çıkarılır. Bu yeni düzenlemede Turgutlu tekrar kaza olarak yerini alır. Bu tarihte Turgutlu’nun iki nahiyesi vardır. Bunlar Ilıca ve Dağmarmara’dır. 164
Yerel ürünlerin önem kazanması, üzüme duyulan talep ile yabancı tüccarların elinde bulunan ticari etkinlik, zaman içinde, Batı Anadolu’da bulunan Rumları da söz sahibi yaptı. Onlarda ticaretle uğraşmaya başlayıp, kasabada ön plana çıktılar. Böylece Turgutlu’da yerli Rum, Musevi, Ermeni tüccarlardan oluşan bir aracı gurup ortaya çıktı.

 
   
 

AramaniA=Arama Motorunuz

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?

Ücretsiz kaydol